22 Haziran 2005 Çarşamba

Yastığa başımı koyduğumda o kadar çok konuşuyorum ki kendimle,uyuyamıyorum.Kendimle muhatap olmamak için,kendimle konuşmaya başlamadan önce sızıvermek için olabildiğince geç yatıyorum.Formülünü çıkarttım ben bunun ortalama 3 bilemedim 3,5 saat uyursam,gözlerim kaymaya başladığında hemen yatarsam kendimle karşılaşmadan uykuya dalabiliyorum.Anlattıklarım o kadar sıkıcıki,başka biriyle çok güldüğüm birşeyi birbaşkasına anlattığımda aynı tepkiyi alamamak gibi geliyor bazen.

4 yorum:

mim dedi ki...

Hakkaten öyle. Ben de düşnmekten uyuyamam bazen. Ama düşünmek istediğim zaman uykumun geldiği de olur ;)

simiole paris carnet dedi ki...

kafasi daha az mesgul bir insan olmak icin ne yapmak gerekiyor acaba.

Adsız dedi ki...

...bir an için bütün beyninin durmasını istedi. Bunu o kadar şidettle ve candan istediki gözleri yaşardı. Kendi kendisiyle konuşmamak için bir eliyle ağzını kapatıyordu...
Banada oluyo bu fazladan düşünme seansları. Üstte yazdıklarımda bi romandan alıntı. okuduğum da lan bu herif de benim gibiymiş demiştim şimdi görüyorum ki ne romadaki 'o herif' ne de ben yalnız değilmişiz

Wanna Run dedi ki...

Bu yorum beni mutlu etti ne yalan söyleyeyim. Hani oralarda bir yerlerde benim gibi çırpınan birileri varmış hissi cinsinden bir mutluluk işte...Bir yerde duymuştum sanırım "beyniniz susmadıkça uyuyamazsınız" diye. oysa eskiden sırf "düşünme/hayal seansları" yapabilmek için yatmam gerekenden erken girerdim yatağa. Bir saat pek çok düşünce bahçesine girer çıkardım. Şimdi ise "bu akşam nasıl uyuyacağım ve sabah kaçta uyanacağım" stresi basıyor...Uff..yine de hoşuma gitti bu yazıyı okumak...