26 Şubat 2005 Cumartesi

Sabahın köründe kalkacağım,işe gideceğim.
Gece işten çıkacağım,eve geleceğim.
Bu iki eylem arasında tam 19 saat var.
Sabah hazırlığını,bişeyler atıştırmak için geçirdiğim vakti
Birde yolda geçirdiğim süreyi çıkarsak kalır 17 saat
Saat şimdi 02:30 sularında seyir halinde
ve saat 06:00'da kalkmam gerek
yukarıda yazdıklarımı yapabilmem için,
ama henüz uyumuş değilim.
bunca lakırtının özü şudur ki "Yazık bana..."

22 Şubat 2005 Salı

Sevmiyorum kardeşim dilimlenmiş ekmeği ben,gelenekçiyim ekmeği kırmam lazım.Gerçi o zamanda şokella sürülmüyor üzerine ama o olmadanda yaşayabilirim,sanırım yokluğuna alışabilirim.

14 Şubat 2005 Pazartesi

Sevgililer gününe yalnız girdim,muhtemelen yalnız çıkıcam.
Yalnız,bu kelimeyi doğru yazıp yazmadığımı anlamak için Türk dil kurumunun sayfasına girdiğimi itiraf ediyorum.Bugün yurdumun çok dinlenen yarı Türkçe yarı İngilizce isimli radyosunda program yapan adını bilmediğim bi hatun kişi Programına başlarken,"Evet bugün sevgililer günü,sadece sevgililerin değil birbirini seven herkesin günü o yüzden..." die zırvalamaya başlayınca kulaklarımı tıkamak zorunda kaldım.Evet bugün tuhaf bi gündü,kesinlikle...

12 Şubat 2005 Cumartesi

Köpeği (snoopy) kendinden daha meşhur Charlie Brown misali "vay bana vaylar bana" diyerek gezer dururum.
Şehir bezgini olmuşum,sokağa çıkmak istemem.Beni çeken bişey yok etrafta,asosyalitemin zirvesindeyim.
Arkadaşlar dönmeli bir an önce,Çemberlitaş'a gidilmeli elmalı nargile içilmeli hatta suyu kafaya dikilmeli.
Kamışla kaynar çay içer 1.dereceden yakarım ulan kendimi yeter.

10 Şubat 2005 Perşembe

Birkaç plastik mandal karşılığı eskiciye satılan eski buzdolabı,fırın,ütü canlı olsaydı herne hissedecekse işte
onu hissediyor insan bazen.Mandallar o dolabın yokluğunu unutturur mu?

Evet tahta mandallar geldi şimdi aklıma,ıslanınca çürüyen tahta mandallar.

8 Şubat 2005 Salı

Arkadaşımla konuşurken güzel bir tespit yaptık.
Hiçbir işim olmamasına rağmen,
yapmam gereken şeyleri yapmaya vakit bulamayan biriyim.

7 Şubat 2005 Pazartesi

Heryer kar revan içinde,
penceremin havalandırmaya bakması hiçte hoş değil bu durumda
pencerenin önüne küçük bir kardan adam yapıp
sonra onu aşağı atma ve o düşerken ardından
"hayııııııır" diyerek ona dublaj yapma keyfinden mahrumun.